İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nde konuşan Stanford Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Francis Fukuyama, yaklaşan genel seçimleri hatırlatarak, “Türkiye'de demokrasinin yenilenmesi ve daha güzel temellere oturtulması adına bir şans var. Muhalefetin seçimleri kazanması umudu var. Demokrasinin yeniden inşa edilmesi önemli. Demokrasiye yeniden geçişin sağlanması önemli” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından “Geleceğin Türkiye’sinin İnşa Ediyoruz” sloganıyla düzenlenen İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nin üçüncü günü, Stanford Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Francis Fukuyama'nın konuşmasıyla tamamlandı. Kongreye çevrimiçi katılan Prof. Dr. Francis Fukuyama, “Küresel Siyaset, Demokrasi ve Türkiye” başlığıyla bir sunum yaptı. Kongreye katıldığı için mutlu olduğunu söyleyen Francis Fukuyama, geçen Şubat ayında merkez üssü Kahramanmaraş olan ve 11 kenti etkileyen depremleri anımsatarak, “Türkiye umarım en kısa sürede toparlanır ve bu depremin kötü etkilerini giderir” dedi.
 
Rusya-Ukrayna örneğini verdi
Global demokraside gerilemelerin görüldüğünü belirterek sözlerini sürdüren Fukuyama, “Özgürlüklerle alakalı bir araştırma yapıldı. Demokrasinin gerilediği ortaya konuldu. Demokrasinin dünya çapında gerilemeye başlamasının 17'nci yılı aslında. Bu durum sadece ideolojik bir tehdit yaratmıyor. Bizlere askeri ve güvenlik sorunları olarak da yansımakta. Herkes Ukrayna'nın istila edilmesi ile şok oldu. Bu olayın önemi göze alınmalı. Putin çok net şekilde ne yapmak istediğini söyledi. 1991'den sonra meydana gelen Sovyetler Birliği’nin çöküşünü bir şekilde tekrar geri elde etmek istediğini söyledi. Ukrayna da bu gündemin bir parçasıydı. Demokratik bir ülke olma olasılığını Rusya sınırında istemedi. Kendi geleceği ile ilgili kararlar vermesini istemedi. Çünkü Rusya rejimi için bir tehdit olacaktı” dedi.

“Liberal demokraside giderek ilerleyen bir gerileme var”
Türkiye'ye dair de değerlendirmelerde bulunan Francis Fukuyama, “Türkiye'de popülizm ve milliyetçiliğin son on yıllarda yükseldiğini görüyoruz. Meydana gelen şey bir trajedi. Çünkü 1970'lerde başlamak üzere Türkiye askeri bir yönetimden sonra demokrasiye döndü. Ülke makul şekilde adil seçimler gerçekleştirmeyi de başardı. Ancak şimdi gerileme yaşanıyor. Laik cumhuriyete karşı bir tehdit ortaya çıkmaya başladı. Sayın Erdoğan modern popülizmin bir örneği olarak karşımıza çıkıyor. Modern medya yöntemleri kullanılıyor tabanı somutlaştırmak için ve mevcut lideri gerekçelendirmek için. Liberal demokraside giderek ilerleyen bir gerileme var” dedi.  

“Demokrasi hala mevcutmuş gibi yapılıyor”
Demokratik olarak seçilen liderlerin, insanların çoğunluğunu temsil ettiğini ancak medya ile desteklenen bürokrasinin, insanların isteklerini, iradelerini saf dışı bıraktığını da belirten Francis Fukuyama şunları söyledi: “Ve aslında liberal bir koruma mümkün olmuyor. Anayasal kontroller devre dışı bırakılıyor ve demokrasinin manipüle edilmesi mümkün hale geliyor. Her aşamada hafif hafif gerilemeler başlıyor ve bu durum demokrasi kalitesine de yansıyor. Demokrasi hala mevcutmuş gibi yapılıyor. Bu da Türkiye'de meydana gelmiş bir süreç. Hızlandırılmış şekilde meydana geldi. 2016'da yaşanan darbe girişiminden sonra Türkiye artık demokratik olarak göz önüne alınmıyor. Türkiye'nin demokrasisini yenilemesinin yeni bir modeli karşımızda. Çünkü bir kaç ay içerisinde seçimleriniz var. Türkiye'de demokrasinin yenilenmesi ve daha güzel temellere oturtulması adına bir şans var. Muhalefetin seçimleri kazanması umudu var. Demokrasinin yeniden inşa edilmesi önemli. Demokrasiye yeniden geçişin sağlanması önemli.”